turn the tables

  1. durumu lehine çevirmek, talihi yar olmak, talih yüzüne gülmek.
talihi yar olmak, talih yüzüne gülmek.
Fortune turned the tables and we won: Talihimiz yar oldu
ve kazandık.
turn the tables on one: (a) durumu birinin aleyhine çevirmek, (b) birini kazdığı kuyuya düşürmek.
durumu aleyhine çevirmek Fiil